6 Şubat 2018 Salı

Dolores

Ülkenin en önemli üniversitelerinden birinin mezuniyet töreni için büyük bir kalabalık toplanmıştı. Aileler, çocuklarının bu mutlu gününde yerlerini almışlar ve her biri ellerinde kameralar ile çocuklarını diplomalarını alırken görüntülemek için son hazırlıklarını tamamlamışlardı. 

Üniversitenin rektörü kürsüye çıkarak, teknik bir sorun nedeniyle diploma töreninin bir saat ertelendiğini bildiren konuşmayı yapınca, kalabalıktan uğultu yükselmişti. Rektör, törenin başlamasının imkansız olduğunu çünkü bir kısım öğrencinin henüz törene gelmediğini söyleyememişti. O yüzden teknik bir sorun diyerek geçiştirmiş ve tepkileri üstlenmişti. Yarım saat sonra eksik olan öğrencilerin tamamı tören alanına gelince, tekrar kürsüye çıkarak törenin başlamak üzere olduğunu bildiren konuşması bu sefer alkış almıştı.

Tüm öğrenciler teker teker kürsüye çağrılarak diplomaları verilmeye ve çocuklarını en güzel yerden filme alabilmek için aileler arasında yarış başlamıştı. Her diploma töreninde olduğu gibi törenin en sonunda okul birincisi kürsüye davet edilecekti. Rektör tekrar kürsüye geldi ve okul birincisi Dolores'i anons etti. Öğrencilere geleneksel, hayata dair konuşmayı O yapacaktı. Tüm öğrenciler ve törene katılan aileler Dolores'i ayakta alkışlıyordu.

Dolores kürsüye geldiğinde, aileler alkışı kesmiş ama Dolores'in arkasındaki öğrenci arkadaşları onu ısrarla alkışlamaya devam ediyorlardı. Dolores konuşmasına başlamak için daha önce getirdiği kağıdı cebinden çıkardı. Kağıdı yırtarak konuşmaya başladığında bir anda alkışlar kesilmişti. Artık kimseden çıt bile çıkmıyordu.

-Sizlere bir konuşma hazırlamıştım ama bugün anlamını yitirdi. Nereden başlayacağımı bilemiyorum. Artık yapacağım konuşma metnini de yırttığıma göre, bir yerlerden başlamam gerekiyor. Babamı tam olarak hatırlamıyorum. Annemin anlattığına göre, annem ve babam, şiddetli yağmurun altında işten eve yürüyerek dönerlerken, bir araç yoldan çıkarak kaldırımda onlara çarpmış. Babam orada ölmüş. Annem ise ameliyatlara rağmen hayatının sonuna kadar tekerlekli sandalyeye mahkum kalmış. Aracın sahibi hiç bulunamamış. Olay olduğunda ben 5, erkek kardeşim ise 2 yaşındaymış. Bakıcımız olan yandaki evin sahibi yaşlı kadın, kazadan kısa bir süre sonra başka yere taşınmış. Annem ise artık çalışamadığı için gelirimiz epey düşmüş. Akrabalarımız bana ve erkek kardeşime bakmak için sırayla bizde kalıyorlarmış. Yandaki evde yaşayan yaşlı bakıcımızın oturduğu eve ertesi gün bir adam taşınmış. O adam, sık sık bizim eve gelip bizimle ilgilenirmiş. Annem tekerlekli sandalyede olmasına rağmen onunla dışarıya yemeğe ve sinemaya giderlermiş. Onlar dışarıdayken bize o adamın kız kardeşi bakmaya gelirmiş. Babam öldükten bir sene sonra yandaki eve taşınan adamla annem evlenmişler. Ben ve erkek kardeşim hep onu baba bildik. Bize karşı öylesine iyiydi ki, onun üvey babamız olduğunu annemiz bize açıklayana kadar anlamamıştık. Bugün sayın rektör, töreni bir süre erteledi çünkü ben ve arkadaşlarım babam bildiğim O adamın cenazesindeydik. Sizleri bu yüzden beklettiğimiz için hepinizden özür dilerim.  O adam benim üvey babamdı ama bugün burada karşınızda olmamı ona borçluyum. İlk bisikletimi O aldı. İlk köpeğimi de. Beni futbol maçına ilk defa O götürdü. Sokakta oynarken düşüp bacağımı kanattığımda ilk pansumanı O yaptı. Gece ateşlendiğimde beni kucağında hastaneye O taşıdı. Annemi hep sevdi ve onu bir kere bile incittiğini görmedim. Benim biyolojik babam değildi ama tanıdığım tek babamdı. Öldüğünde açılmak üzere bizlere bir mektup bırakmıştı. Bugün cenazeden sonra o mektubu ailemle beraber açıp okuduk. 

Dolores elini cebine götürüp bir zarf çıkardı.

-İşte bu mektup. Mektup şöyle başlıyor;
Sevgili eşim, kızım ve oğlum,
Yıllar yıllar önceydi. Yağmurlu bir  gündü. Öyle bir yağmur yağıyordu ki, silecekler bile iş görmüyordu. Yoldaki çukuru göremedim ve o çukura girince aracın kontrolünü kaybettim. Araç bir anda kaldırıma doğru yöneldi. Sonra bir şeylere çarptım. İleride aracı durdurup neye çarptığıma bakınca yerde yatan iki kişi gördüm. Panikle oradan uzaklaştım. Sonra çarptığım adamın öldüğünü, kadının ise sakat kaldığını öğrendim.  Teslim olmamın kimseye bir faydası olmayacaktı. O yüzden yanınızdaki evde yaşayan yaşlı teyzeye bir miktar para verip ve ona daha iyi bir mahallede ev alarak evini satın aldım. Sizlerle yaşamak başlangıçta planlı bir şeydi ama zaman geçtikçe büyük bir tutkuya dönüştü. Sizden çaldığım adamın yerine kendimi koymaya çalıştım ama biliyorum sizin için asla aynısı olmadı. Hep bir yanınız eksik kaldı. Bunları, hayattayken size söylemeye gücüm olmadı. Sizden istemeyerek de olsa çaldıklarım için beni affetmenizi diliyorum.

Dolores, mektubu katlayıp cebine koyduktan sonra tekrar konuşmaya başladığında törene katılan hemen herkes gözlerindeki yaşı silmekteydi.

-Sevgili arkadaşlarım, bugün bu okulu birinci bitirmemin nedenini anladığınızı umuyorum. Eğer günün birinde evlenip, çocuk sahibi olursanız onlara sevginizden verin. Sevginin başaramayacağı hiçbir şey yoktur. Babanızı öldüren bir katili bile babanız diye kabullendirecek kadar güçlüdür. Babalarını öldürdüğünüz çocukları, çocuğunuz gibi sahiplendirecek kadar güçlüdür. Şurada ön sıradaki tekerlekli sandalyede oturan kadına bakın. Sevgi, ondan ayaklarını alan, kocasını öldüren adamı yıllarca kocası bilmesini sağlayacak kadar güçlü bir şeydir. Eğer hayatta başarılı olmak istiyorsanız sevginizi paylaşın. Ve bu hayatta aşılması gereken en önemli engel, sevdiklerinizi mutlu yaşatabilmektir. Hedefiniz birinci olmak olmasın. Hatalar yapsanız bile, hedefiniz hep mutlu etmek olsun. 


***

15 Ocak 2018 günü kaybettiğimiz Dolores O'Riordan, Cranberries grubunun sesiydi. Hayatı boyunca türlü psikolojik hastalıklarla mücadele verdi. Daha 8 yaşındayken cinsel tacize uğramıştı ve bu eziyet 4 yıl boyunca devam etmişti. Bu onun hikayesi değil ama 90'lı yıllarda tam depresyona girecekken, onun ruhlara huzur veren sesiyle kendine gelen biz gibilerin onu anmadan geçmesi olmazdı. O yüzden hikayenin baş rolündeki kıza onun adını verdim. Huzur içinde uyu Dolores.


"Hayatımda çok büyük mutluluk duyduğum zamanlarım da oldu. Özellikle çocuklarımla beraberken. 

Hayatta inişler ve çıkışlar var. Yoksa zaten hayat nedir ki? Hayatın para ve ünle ilgisi olmadığını anladım. Hepsi çöp. Sevgi en önemli şey"                                                    
                                           

                                                              Dolores O'Riordan




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder